Belçika dünya üzerinde en çok turist çeken ülkelerden biridir. Diğer adıyla Belçika Krallığı birçok kültürel mirası ile yıllık 7.5 milyon turist çekiyor. Durum böyle olunca insanlar Belçikayı daha çok merak ediyor ve nette ” belçika’da nereler gezilir ” gibi araştırmalar yapıyor. Belçika’da birçok gezilecek mekânların yanı sıra yiyecek ve içecekleriyle de ünlü bir ülkedir. Nüfusu yaklaşık 11 milyon olan bu ülkenin yüz ölçümü yaklaşık 30 bin kilometre kare olarak biliniyor. Bu ülke ekonomik anlamda Avrupa’da önde gelen ülkeler arasında yer alıyor. Resmi dil olarak bu ülkede 2 farklı dil konuşuluyor. Bu diller Fransızca, Almanca olarak biliniyor.
Brüksel
Brüksel, Belçikanın en büyük şehirlerinden biri olarak bilinir. Öyle ki bu şehir sanayisi kadar kültürel yerleri kadar da bilinir. Çoğu turist buraya hem sanayi müzeleri, tarihi kilise ve tarihi köprüleri görmek için geliyor. Brüksel, Belçika’nın en büyük kenti olmasının yanı sıra ülkenin başkentidir. Çoğu insan burada ki tarihi binaların mimarisini ve şimdiye dek neden yıkılmadıklarını incelemek ve araştırmak için bu kente geliyor. Bunun yanı sıra küçük evleri, dar sokakları ve küçük esnafları ile tam bir Türkiye havası yaşatıyor.
Grand Palas
Grand Palas, Belçika’nın merkezinde bulunan ve 14. yüzyılda yapılan en güzel turistlik mekanlardan birisidir. Öyle ki Belçika’nın 14. yüzyıl mimarisi, lonca adında ki binalar ile adeta yeniden doğmuş hissi veriyor. Grand Palas, bunun yanı sıra birçok idari veya adli binaları da bulunduruyor. Belçika’nın simgesi olarak bilinen bu yer her yıl 120 binden fazla turist çekebiliyor. Grand Palas binaları lonca usulü ile yapılan nadir binalar ile donatılmıştır. Burada ki oteller oldukça pahalı olsa da her yıl turist miktarı giderek artıyor. Hem yurt içinden hemde yurt dışından binlerce turist çeken bölge kültürel özelliğini de halen korumaktadır.
Atomium
Atomium, Belçikanın Brüksel şehrinde bulunan en cazibeli turist merkezlerden biri. Tam 335 metre yüksekliğe sahip bu atom modeli tamamen çelikten yapılmış. Yapımına 1957 başlanan ve 1958 yılında inşası bitirilen bu devasa heykel tam 1 yıl içerisinde yapılıyor. Bunun yanı sıra modern mimari özellikleri de üzerinde taşıyor. Atonium, en gözde turistlik merkezlerden biridir. Bu devasa heykelin yapımı ve mimarisi André Polak ve Jean Polak kardeşlere aittir. Bu civardaki otellerin ücretleri 600-800 Türk lirası arasında değişiklik gösteriyor.
Mini Avrupa
Mini Avrupa adıyla da bilinen bu minyatür park görenleri cezbediyor. Belçika’nın kuzeyinde bulunan bu park adeta Avrupa’nın tüm önemli kültürel yerlerinin küçültülerek modellenmiş halleridir. Öyle ki bu park minik Avrupa olarak da biliniyor. 80 şehirden oluşan bu minyatür kent tam 350 bina olarak inşa edilmiştir. Birebir gerçek boyutlarından ölçeği ile yapılmış bu kent 24 bin metre kare alanın üzerine yapılmıştır. 10 milyon dolar yatırım ile bitirilen proje yıllık 300 bin kişiye misafirlik ediyor. Çoğu mimar öğrencisi bu yapıyı görmeden tam olarak mimar olmuş olmaz.
Brüksel Kraliyet Sarayı
Brüksel Kraliyet Sarayı, geçmiş dönemlerde Belçika kralı ve kraliçesi ile ortak yaptırılan devasa bir binadır. 1783 yılında yapılan bu binanın için 1320 oda bulunur. 1934 yılında hizmete açılan bina tüm turistlik mekanların başında gelir. Öyle ki dünya kültür mirasının korumasına laik görülmüştür. Çoğu oteller burada oldukça ucuz olduğundan turistlik mekanların en yoğun olanlarındandır.